Bu seçim süreci, Bandırma Kent Konseyi Başkanı Murat Ergöz’ün yönetim zaafının açık bir göstergesi haline geldi. Adaylar aylarca bekledi, gençler umutla sandığı gözetti. Ancak süreç o kadar kötü yönetildi ki, demokratik bir seçim yerine adeta kriz üretim merkezi oluşturuldu.
Seçim, iki kez ertelendi. İlkinde dilekçe eksikliği, ikincisinde Bandırmaspor maçı gerekçe gösterildi. Gerekçeler değil, bahaneler konuşuldu. En sonunda seçim tarihi seçimden bir gün önce, Kent Konseyi’nin sosyal medya hesabından duyuruldu. Bu kadar geç yapılan bir duyuruyla birçok genç oy kullanma şansını dahi bulamadı. Hazirun listesindeki gençler dahi salonda yer alamadı.
Seçim günü salonda resim ve video çekiminin yasaklanması ise tam anlamıyla demokrasiye vurulmuş başka bir darbeydi. Gençler şeffaflık isterken, şeffaflığın üzeri örtüldü. Bir demokrasi okulunda bile şeffaflığı sağlayamayan bir başkanın koltukta oturuyor olması Bandırma için ciddi bir sorundur.
Seçimin kendisine gelince:
28-26 oyla Sülüş Gündiyer başkan seçildi. Ancak yönetim kurulunun 6 kişilik kadrosunda karşı listeden 5 kişi yer aldı. Sandık sonuçları bile sürecin nasıl bir ayrışmaya sürüklendiğini ortaya koyuyor. Kutuplaşma, daha ilk günden fiilen yönetim kadrosuna yansıdı.
Burada asıl sorumlu kim?
Cevap açık:
Bandırma Kent Konseyi Başkanı Murat Ergöz.
Kent Konseyi Başkanı olarak süreci eline yüzüne bulaştırdı. Demokratik bir seçim yerine; son dakika mesajlarıyla yapılan duyurular, belirsizlikler ve iletişimsizlikler gençler arasında gerilimi tırmandırdı.
Ve en önemlisi:
Seçim günü gençler arasında yaşanan tartışmanın sebebi nedir?
Bu gerilimin kaynağı nedir?
Kamuoyu artık net bir açıklama bekliyor.
Kent Konseyi Başkanı Murat Ergöz, seçim günü yaşanan tartışmalar hakkında derhal kamuoyuna açıklama yapmak zorundadır. Gençler arasında çıkan gerginliğin asıl nedenleri örtbas edilemez. Yönetim hatalarıyla büyüyen bu kutuplaşmanın siyasi ya da kişisel hesapların sonucu mu olduğu sorusuna cevap verilmelidir.
Bugün ortaya çıkan tablo sadece gençliği değil, Bandırma’nın demokratik kültürünü de ciddi bir tehdit altına sokmaktadır. Süreç bu şekilde devam ederse gençlerin yönetime ve demokrasiye olan inancı çok daha ağır hasar alacaktır.
Bandırma Kent Konseyi bir kent vizyonu değil, yönetim zafiyetinin merkezi haline gelmiştir. Bu sorumluluğun da başında Murat Ergöz durmaktadır.
Artık kimse bahane duymak istemiyor.
Halk, gençlik ve kamuoyu açık ve net cevaplar veya istifa bekliyor…